Yazar Rumuzu: pamuk1026
Eser Sıra Numarası: 27022024eser13
Geleceğin Işığında
Eğitim, bir çocuğun zihinsel kanatlarını güçlendirmek ve ruhunu doğru yönde yönlendirmektir” demiştir Plato. Eğitim, bir insanın kendi potansiyelini keşfetme macerasının kapısını aralar. Sınıflar, kitaplar ve öğretmenler; bilginin dokusunu örerek, öğrencileri kendi benzersiz desenlerini oluşturmaya teşvik eder. Her bireyin hayatına farklı renk, anlam ve derinlik katar ve onu güçlendirmek de kişinin elindedir. İrademizin ışığında, kendimizi daha iyi anlamlandırdığımız ve tanımladığımız lise yıllarının ilkokul ve ortaokul yıllarından da farkı “irade” kavramıyla ortaya çıkmaktadır.
Lisede okuyor olmak bizlere herkesin farklı hayatları,pencereleri, olduğunu ve her bireyin kendine has özellikleri; karakteri olduğunu açık bir şekilde gösterir. Zıt ya da benzer karakterlerdeki bireylerle bir araya gelmek de bizlere, hayatın kendisine farklı perspektiflerden bakmamıza yardımcı olur. Tıpkı hayatın kendisi gibi… Her biri farklı, özel insan toplulukları gibi…
Lise
süreci sadece biz bireylerin özünü değil, düşünme yapısını da etkileyebilir;
evrimleştirebilir. Artık belli bir olgunluğa ulaşan biz bireyler, farklı
insanlarla uzun saatler kaynaşarak ayrı düşünce yapılarında dahi olsak da hep
birlikte aynı ortamda bulunabileceğimizi; fikirlerimizi paylaşabileceğimizi
bizlere göstermektedir. Fikirlerimizi bizlere aşılayan sadece arkadaşlarımız
değil, aynı zamanda öğretmenlerimizdir. Sadece kariyer basamaklarını
tırmandırmak ile sınırlı bırakmayıp, aynı zamanda hayatın karmaşıklıkları ile
baş etme konusunda güçlü bir temel oluşturarak bizleri geleceğin liderleri ,
sorumluluk sahibi bireyleri ve toplumlarına değer katan etkili iletişimciler
olarak yetişmemizde olanak sağlarlar.
Lise hayatı, bizlerin sadece mesleki eğitimi ve süreci başarı olarak gören ve salt bilgi odaklı bir eğitimden öteye geçerek; hayatlarının temelini şekillendiren ve gelecekteki zorluklarla baş etme yetisi kazanmış, çok yönlü bireyler olarak yetişmemizi sağlayan kritik bir evre olarak öne çıkar. Salt bilgi transferi değil, iyiyi doğruyu ayırt etmeye başladığımız bu yıllarda; lise ergen birey olan bizlerin hayatındaki önemli bir kilometre taşıdır. Bu taş, aynı zamanda düşünsel kapasiteyi genişleten, duygusal zekayı güçlendiren ve etik değerleri pekiştirme yolunda derinlemesine bir keşif süreci sunan bir yapı olarak da adlandırılabilmektedir. Bu adlandırmayla beraber; bizler sadece mesleki başarıya ulaşmakla kalmaz, aynı zamanda hayatlarına şekil veren önemli becerilerle donatarak gelecekteki zorluklarla baş etme yetisi kazanmış bireyler olarak yetişiriz. Serpilir büyürüz, akademik sınırların ötesine geçmemize ve sadece bilgi yığınına değil; aynı zamanda öğrenme sürecinin kendisi üzerinde düşünme ve eleştirel analiz yetenekleri de bu özelliklerin gölgesinde kazanırız. Farklı disiplinlerdeki dersler ile biz öğrencilere evrensel bir bakış açısı kazandırarak, çeşitli bilgi alanları arasında bağlantılar kurabilmemizi ve entegre düşünme yeteneğimizi geliştirmemize yanı sıra olanak tanımamıza fırsat verilir. Bizlere bu fırsatı tanıyan lise hayatı, oturduğumuz sıralarda öğretmenlerimizin gözlerinin içine bakarak dinlediğimiz her cümle ile sadece ilgi alanlarımız olan dersler ile sınırlı değil; bizlerin geleceğimize açılan kapının aralanmasındaki en büyük etkenlerdendir.
Lise hayatı öğrenim hayatımızın ışığında sadece sınıflarda işlenilen sekiz belki de on dersten ibaret olmayan bir süreçtir. Koridorlarda etkinlik için koşturan; projeler yapmak için koştur koştur öğretmenlerimizi arayan, seçtiğimiz kulüplerle ne etkinlik yapsak diye karış karış etkinlikler arayan, kütüphanesiyle aç olan beyinlerimize doyurduğumuz, ilgi alanlarımıza göre seçimler yaptığımız bir öğrenim hayatını bizlere sunar. Sosyal etkileşim aracılığıyla biz bireylerin toplumsal kimlik ve etik değerlere ilişkin derin bir anlayış kazanmasını destekler. Sınıf içi tartışmalar, kültürel farklılıklara saygı gösterme ve çeşitli bakış açılarını anlama konularında zenginleştirir. Gelecekteki liderlik rollerinde kültürel uyum sağlama ve çeşitlilikle başarılı bir şekilde etkileşimde bulunma becerisi kazanmamızı sağlar. Sadece bilgi aktarımı değil, aynı zamanda bireyin içsel dünyasını keşfetmesine odaklanan lise yılları, bizleri duygusal zekalarını güçlendirme ve kendi değer sistemlerini oluşturma fırsatı verir.
Bu
süreç, genç bireyler olan bizlerin duygusal dengeyi sağlamamıza, stresle başa
çıkmamıza hatta eyleme geçen faaliyetlerde empatik ilişkiler kurmamıza katkı
sağlar. Sosyal sorumluluk projeleri ve gönüllü çalışmalar, bizleri çevrelerine
duyarlı bireyler olarak yetiştirmenin ötesinde; sosyal sistemlerin
karmaşıklığını anlama ve ilerideki hayatımız da değişime katkıda bulunma
bilincini kazandırır. Lise eğitiminin bireylere sadece kendi başarılarımız için
değil, aynı zamanda gelecek hayatımızda toplumsal bir vizyonla hareket etme
arzusuyla donatma amacına da hizmet eder. Bizlerin sadece mesleki arenada
başarılı olmaktan çok, hayatlarımıza derin bir anlam katan becerilerle
donatarak onları düşünen; sorgulayan ve etik değerlere sahip bireyler olarak
topluma kazandırır. Kazanılan her bir ferd, toplumun yapı taşını oluşturur.
Birey ne kadar donanımlı ve tecrübeli ise oluşan taş yığınları bir hayli
sarsılmaz olur.
Uzun
lafın kısası, lise süreci sanılanın aksine bizleri gelecekte sadece kafaları
salt bilgilerle dolu olan bireyler yapmaz; kendi deneyimleri ışığında bu
dünyada yaşayan ve kendi idealleri
gölgesinde düşünmeyi, çoğu zaman da farklı bakmayı; bakılan farklılıkları uygun
bir üslüp ile temellendirmeye ve hayatın karmaşıklıkları ile baş etme konusunda
sağlam bir içsel temel zemin oluşturma konusunda da diğer konularda olduğu gibi
lisenin etkisi çok büyüktür…